"Bazarov sabahları cok erken kalkıyor, iki üç versta ötelere gidiyor (ama dolaşmak için değil, amaçsız dolaşmayı hiç sevmezdi), çeşitli otlar ve böcekler topluyordu." (52)
"Kim şu bayan? diye mırıldandı. Diğerlerine hiç benzemiyor." (91) "Hayır mı? Öyleyse şunu bilin ki, aptalca, deli gibi seviyorum sizi...Sonunda istediğinize ulaştınız işte..." (129)
"Ah, o anda ruhunda olup biteni bilseydi nasıl alay ederdi onunla Bazarov! Arkadiy de suçlardı onu. Kırk dört yaşinda bu adamın, toprak sahibi ve çiftçi bu beyefendinin gözlerinden yaşlar, nedensiz yaşlar akıyordu; viyolonselden yüz kat daha kötüydü bu..." (73)
"İzninizle Pavel Petroviç, dedi. Kendinize saygı duyuyor ve birşey yapmadan, eliniz belinizde boş oturuyorsunuz. Bien public neresinde bunun? Kendinize saygınız olmasaydı da, bir şeyler yapsaydınız." (61)
"Anna Sergeyevna oldukça tuhaf yaradılışlı bir kadındı. Her türlü önyargıdan uzaktı, sıkıca bağlı olduğu inançları bile yoktu; hiçbir şey karşısında geri çekilmez, hiçbir şeyden kaçinmazdi. Çoğu şeyi açıkça görür, çoğu şeyle yakından ilgilenir, ama hiçbirinden tatmin olmazdı; aslında tam bir tatmin aradığı da söylenemezdi.Soruşturan ama ayni zamanda kayıtsız bir zekaya sahipti:Kuşkuları asla bütünüyle yatışmaz ve asla endişeye varırcasına güçlenmezdi." (109)
"Gizlemiyorum: Konfor dediğiniz şeyi seviyorum, ama aynı zamanda yaşamayı pek o kadar seviyorum. Bu celişkiyi nasıl isterseniz öyle yorumlayın. Ne var ki, bütün bunlar sizin gözünüzde romantizmdir." (121)
"Genç "nihilist"ten çekiniyordu Nıkolay Petroviç ve Andrey'in üzerinde kötü etkisi olmasından şüpheleniyordu; ama onu dinlemeye, fizik ve kimya deneyleri yaparken yanında bulunmaya pek meraklıydı." (55)
"Anna Sergeyevna'yla konuşurken romantizmden, önceleri olduğundan daha da kayıtsız bir küçümsemeyle söz ediyordu; oysa yalnız kalınca kendisinin de bir romantik olduğunu nefretle sezinliyordu." (115)
Betimleme: "Tatlı bakışlı, dudakları kırış kırış bir ihtiyardı defterdar. Doğayı aşırı derecede severdi, özellikle de, kendi deyimiyle "her arıcığın her çiçekten payını aldığı" yaz aylarında..." (78)
Özetleme: "Aradan iki hafta geçti. Maryino'da yaşam eskiden olduğu gibi sürüp gidiyordu: Arkadiy tasasız yaşamını sürdürüyor, Bazarov çalışıyordu." (55)
Geriye Dönüş: "Prenses R. Onu severken bile acı çekiyordu Pavel Petroviç; kadın ondan soğuduğundaysa (kısa bir zaman sonra olmuştu bu) neredeyse aklını yitirecekti." (37)
Montaj: "Bense Puşkin'e katılıyorum... hatılıyor musun,Yevgeniy Oneg'in bilirsin. Benim için ne de hüzünlü gelişin, Ah bahar, ah aşk mevsimi! Ne karanlık..." (15)